Biri Bize Bilecik Desin
Biri Bize Bilecik Desin
bir iniş bir yokuş buna küçük bir şehir deyin uzak bir noktada flu, gözü seğirten ışık misali kuytuların sessizliğinde köşe bucak arandığımız bilmem hangi çınar hangi ardıç gölgesindeyiz kasaba görünümlü sokak, avluda kesme taşlar işlenmiş porselen ile toy günü şenleniriz yeşile türlü ton, haki elvan elvan rengarenk zamanı kaybetmiş, çağın ötesinde biz miyiz? fevzipaşa’dan aşağıya kar soğuğunda inmişiz çıtır çıtır kavrulan kestane tadı umduğumuz korunaklı zamanlar gözde mevsimler içimiz sıcak çorba, linga, güzide her şeyin şükründe her at nalı izinde bulunur elbette bir yiğit yörük bir gelin, yeni yetme deli kanlı gözdeyiz eri çavuşu, askerliği tastamam acemilikteyiz yiğitliğe tam gaz yeniden yol veren bizdeyiz şeyh edebali gölgesiyle düştüğümüz bu şehir bir yokuş bir iniş, hem izinde hem dizindeyiz İlkay Coşkun 20.04.2024 |