Çobanım
Sevdasına doğru, yola çıkan çobanım
Gökte kanat açıp, yerde uçan çobanım. Derdi var dağ gibi, dermanı dağlar gibi Varınca dağlara , derdi biten çobanım. Sürüsünü alıp, sürüsünün peşinden Ayrılmış giderken, yuvasından eşinden, Türküsünü söyler, yanık-yanık sesinden Sürüsüne doğru, sürülerin dilinden. Akşam olup, güneş kaşlarını çatmadan, Gökte yorgun düşüp, ufuklarda batmadan, Yolda geç kalıpta, kurt koyunu kapmadan Bir nara yükselir, dağa varan çobandan. Koyunlar ot bulur, çiçek dolan dağlarda. Herkese yurt olan, yuva olan dağlarda. Çobanın gönlünde ferman bulan dağlarda Dertlinin derdine derman çalan dağlarda. Akşam vakte erer,hayli çöker karanlık Sürüsüyle gayri yola çıkar akşamlık Koyulur dağlara, heybesine tıkar bir azık, Söyler türküsünü çobanım yanık-yanık. |